05 Ekim 2021, 23:26 tarihinde eklendi

YURT DIŞINDA ÖDENEN VERGİLER TÜRKİYE’DE NAKDEN VEYA MAHSUBEN İADEYE KONU EDİLEMEZ

YURT DIŞINDA ÖDENEN VERGİLER TÜRKİYE’DE NAKDEN VEYA MAHSUBEN İADEYE KONU EDİLEMEZ

Gelir Vergisi Kanununun 121 ve Kurumlar Vergisi Kanununun 34’ üncü maddelerinde; beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iratlardan Gelir/Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kesilmiş bulunan vergilerin, beyanname üzerinden hesaplanan gelir/kurumlar vergisine mahsup edileceği, mahsubu yapılan miktarın gelir/kurumlar vergisinden fazla olması halinde aradaki farkın vergi dairesince mükellefe bildirileceği ve mükellefin tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde müracaatı üzerine kendisine red ve iade olunacağı belirtilmiştir.

 

Kurumlar Vergisi Kanununun 33. Maddesine göre: Yabancı ülkelerde elde edilerek Türkiye'de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlardan mahallinde ödenen kurumlar vergisi ve benzeri vergiler, Türkiye'de bu kazançlar üzerinden tarh olunan kurumlar vergisinden indirilebilmekte, yurt dışı kazançlar üzerinden ödenen vergilerin Türkiye’de ödenecek kurumlar vergisinden mahsup edilebilmesi ise her şeyden önce bu kazançların Türkiye’deki sonuç hesaplarına intikal ettirilmesine ve kurumlar vergisi matrahına dahil edilmiş olması bağlıdır.

 

Öte yandan KVK’nun 33/4 maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, yurt dışı kazançlar üzerinden ödenip, Türkiye’de tarh olunacak vergilerden mahsup edilebilecek yurt dışında ödenen vergiler hiçbir surette yurt dışında elde edilen kazançlara % 25 kurumlar vergisi oranının uygulanmasıyla bulunacak tutardan fazla olamayacaktır. Bir başka ifade ile söz konusu oranın uygulanması ile bulunan tutarı aşan kısmın, Türkiye’de ödenecek vergilerden mahsup edilmesi mümkün olmadığı gibi, vergi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması da söz konusu olamayacaktır

Zarar, zarar mahsubu veya zarar olsa dahi indirilecek istisnalar nedeniyle ilgi yılda Kurum kazancının oluşmaması durumunda, Türkiye deki beyannamelere dahil edilen yurt dışı kazançlar üzerinden mahallin de ödenen vergilerin kısmen veya tamamen mahsubuna imkan bulunmazsa, bu tutarın mükelleflere nakden iadesi söz konusu olamayacağı gibi, diğer vergi borçlarına mahsubu da söz konusu olmayacaktır. Ancak, ilgili bulunduğu kazancın Türkiye'de genel sonuç hesaplarına intikal ettirildiği hesap döneminde tamamen veya kısmen indirilemeyen vergiler, bu dönemi izleyen üçüncü hesap dönemi sonuna kadar indirim konusu yapılabilecektir. Buradaki mahsup hakkı hesaplanan kurumlar vergisine mahsup olarak anlaşılmalıdır. Başkaca vergi borçlarına mahsup söz konusu değildir. Diğer deyişle yurt dışında ödenen vergilerin yıllık beyannamedeki mahsuplar sonrasında kalan kısmının diğer vergi borçlarına mahsup edilme imkanı yoktur. Mahsup hakkı sadece izleyen üç yıl boyunca beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisine mahsup ile sınırlıdır.

 

 

Bilgiyi paylaşarak, insanların başarıya bizden daha kolay ulaşmalarını sağladığımız için mutluluk duyabilmeliyiz.

 

 

Saygılarımızla

Soner ÜLGEN

Yeminli Mali Müşavir

 

CPA

BİR CEVAP YAZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *